Ay: Mart 2018

Keşke Haklı Çıkmasaydım!

Keşke Haklı Çıkmasaydım!

Kemal Oruç 10 Ocak 2007 saat 15: 00, Yıldızlar Altında Cinayet oyunu, Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları Ümraniye Sahnesi… Çoğu koltuk boş ve geri kalanlar da rezil bir seyirci (adayı) kitlesiyle dolu. Sahnede özellikle Elçin Altındağ ve Emrah Özertem’in muhteşem performansı (her şeye rağmen!) beni çok 

Muhsin Ertuğrul’la Konuştum

Muhsin Ertuğrul’la Konuştum

Kemal Oruç Diğer tüm tiyatro ile ilgili eylemlerde olduğu gibi 4 Kasım 2007 tarihinde yapılan “Muhsin Ertuğrul Sahnesi Sadece Alkıştan Yıkılsın” adlı eylemde de elimde fenerimle, kalbimde sevgimle yerimi aldım. Bu eylemden yaklaşık bir hafta önce kadar içimden geldi ya da doğrusunu söylemek gerekirse bir şey 

Öğreten Facia: Karma Kabare

Öğreten Facia: Karma Kabare

Kemal Oruç

Bu oyunda başımıza gelen onlarca olay bizi tiyatronun neredeyse bütün zorluklarıyla tanıştırdı. Hem sanatsal, hem maddi hem de politik facialarla başımıza olmadık dertler açıldı. Ama yine de tiyatroya hiç küsmedik ve hep “Öğreniyoruz” dedik. Öğrendik…

Bu oyunda büyük tecrübeler kazandık. İşte bu yazıyı yazma sebebim de bu tecrübeleri yeni kurulmuş veya kurulacak olan tiyatro ekiplerine aktarabilmek. Elbette her şeyi yaşayarak öğrenmekten yanayım; ama bazı olaylar hiç yaşanmazsa daha iyi olabilir. Çünkü bazı olaylar hiç kaybolmayacak izler bırakır; gençleri tiyatrodan küstürebilir. Anlatacaklarım genç arkadaşlarıma ışık tutsun ve karanlıklarda korkmadan yürüyebilmelerine yardım etsin istiyorum.

Öncelikle Karma Kabare’den bahsetmek gerek: Karma Kabare, 2005 yılında açılan tiyatro atölyesinin sonunda final oyunu olarak çalışıldı ve ekip,  oyunun ilk kez sergilenmesiyle birlikte “Gibi Yapanlar” adını aldı. Karma Kabare adından da anlaşılacağı üzere farklı yazarların kısa oyunlarından oluşmaktadır. Bundaki amaç; atölyede işlenen farklı tiyatro tarzlarını(Epik, politik, absürt, orta oyunu…)  bir arada kullanmak ve sahnede uygulayarak öğrenilen bilgileri pekiştirebilmekti. Bu oyunlar genel olarak ülkemizin içinde bulunduğu yozlaşmayı ve yabancılaşmayı göstermekte ve eleştirmektedir. Devamı…

Cezaevi… Tiyatro… Umut ve Özgürlük…

Cezaevi… Tiyatro… Umut ve Özgürlük…

Kemal Oruç 1. YAZI (20.01.2008) Tiyatro kimin içindir? Neden vardır? Yalnızca tiyatro sanatçısı mı tiyatro yapabilir? Bu soruları tiyatroyla ilgilenen herkes binlerce kez kendine sormuştur. Ben de yine bu sorular, sorunlar ve cevaplarla boğuşurken bir gün bir e-posta aldım: “Merhaba Kemal Bey, Ümraniye Kapalı Ceza İnfaz 

İnsan Olma Sanat… Sanatçı… Teşekkür…

İnsan Olma Sanat… Sanatçı… Teşekkür…

Kemal Oruç Sanatçı olmak, kendini başka insanlara feda etmektir; ve hatta bazen kendini bile düşünmekten aciz insanlara… Sanatçı olabilmek, öncelikle insan olmayı ve insanların arasında olmayı gerektirir. Magazinsel safsatalara boğulup, kendini sanatçı ilan eden şarlatanları insanlarıma sunan baş şarlatanlara inat, bu yazımda sizlere “insan olma 

Tiyatro ve İletişim

Tiyatro ve İletişim

Kemal Oruç

Hızla büyüyen bir örümcek ağı gibi tüm dünyayı saran teknolojiyle birlikte ortaya çıkan “iletişimsizlik çağında” insani değerler unutulmaya başladı. İlk çağ filozoflarının yaptığı gibi, yeniden, insanı aramanın zamanı geldi demektir.

Günümüzde, okul öncesi ve ilköğretim düzeyindeki çocukların psikiyatr veya psikologa daha fazla ihtiyaç duyması ya da bu duruma zorlanması, kendini keşfeden, “doğal insanın” da kökünün kazıldığını; mekanikleşen dünyada mekanikleşen yeni insanın var olmaya başladığını göstermektedir. Devamı…

Telkinlerle Yaşıyorum!

Telkinlerle Yaşıyorum!

Kemal Oruç Öyle bir dönemde yaşıyoruz ki, olanlara şaşırmamak elde değil. Bu olanları olağanlaştırmış insanlara karşı şaşkınlığımız artıyor, bunların olduğunun bile farkında olmayanlara karşı da şaşıp kalıyoruz! Telkin 1: Şaşı bak şaşırma, şaşı bak şaşırma, şaşı bak… İBŞT’nin düzenlediği Genç Günler’e katılan ekiplerin dekorları bu yıl 

Okul Tiyatrosunda Uygulama

Okul Tiyatrosunda Uygulama

Kemal Oruç Okul tiyatrosu, her ne kadar amatör tiyatro olarak değerlendirilse de, uygulamada(oyunculuk çalışmalarında ve prova sürecinde), özel ve bağımsız amatör tiyatrolarda yapılan uygulamalardan farklı olarak, öğrencilerin gelişim özellikleri göz önüne alınmalıdır. Okul tiyatrosunda amaç, oyuncu yetiştirmek değildir; bu yüzden öğrencinin yeteneği değil, daha çok, 

Okul Tiyatrosunun Önemi

Okul Tiyatrosunun Önemi

Kemal Oruç

Okul tiyatrosu; okullarda (genellikle tiyatro kolu ya da kulübünde) öğrencilerin, bir öğretmen ya da yönetmen eşliğinde, düzenli bir programla tiyatro çalışmaları yapması ve çalışmalar sonunda seyirciye, hazırladıkları oyunu, sergilemesi anlamına gelir. Her okul tiyatrosu aynı zamanda bir amatör tiyatrodur.

Okul tiyatrosuna “amatör tiyatro” denilmek istenmesinin önemine Çevik (2005, S. 15) şu şekilde değinmiştir: Okulda yapılan tiyatro, bizim tarihimiz itibariyle önemli bir yere sahiptir. Hemen hemen herkes okul yıllarında okulun tiyatro kolunda bir oyunda yer almış ya da okulda oynanan bir oyunu seyretmiştir. Bizdeki en önemli sorun okulda yapılan tiyatronun son derece basit bir uğraş olarak algılanmasından kaynaklanmaktadır. Adı okul tiyatrosu ya da amatör tiyatro değil “müsamare”dir. Okulda yapılan tiyatroyu amatör tiyatro olarak tanımlamak isterim. Devamı…

Bir Basamak Olarak Çocuk Tiyatrosu (!)

Bir Basamak Olarak Çocuk Tiyatrosu (!)

Kemal Oruç Oyun, en yaygın evrensel dildir ve bu dili en iyi kullananlar da, henüz bu yetileri ellerinden alınmadığı için, çocuklardır. Oyun, çocukların en rahat biçimde “Ben varım.” diyebildiği bir dildir. Temelinde oyunu barındıran tiyatro, çocukların ve gençlerin eğitiminde önemli bir rol oynamaktadır. Var olan